Have an account?

İNSANIN DNA’DA KAYITLI İNŞA PLANI

Bir evin inşasına başlamadan evvel, öncelikle söz konusu binanın mimari bir planı hazırlanır. Bu planın gerçekleştirilmesine başlanmadan önce ise inşaatta kullanılacak malzemelerin belirlenmesi ve temin edilmesi gerekir. Farklı boyutlarda ve biçimlerde tahtalar, çiviler, yalıtım malzemeleri, kiremitler, pencereler, kapılar, elektrik kabloları, borular ve daha pek çok malzeme, belli bir amaca yönelik hazırlanır. Bu malzemeler gelişigüzel kullanılmaz; aynı şekilde inşaatta çalışan işçiler de kendi karar ve isteklerine göre hareket etmezler. Aksine herşey belli bir plan doğrultusunda ve bir denetim altında gerçekleşir. İnşaat süresince işçilerin önce neyi yapacakları, hangi malzemeleri hangi sırayla ve hangi miktarda kullanacakları da bellidir. Örneğin duvarlar ve çatının inşasından evvel binanın temeli atılmalı, tesisat ve kablolama ise daha sonra yapılmalıdır. Tüm bu aşamalar kapsamlı bir planın parçalarıdır.

Şimdi yukarıda bahsettiğimiz kapsamlı planın gözle görülmeyen bir boyutta şifrelenerek saklandığını düşünelim.


İnsan vücudu bir yapıya benzetilecek olursa, vücudun en ince ayrıntısına kadar eksiksiz plan ve projesini de DNA molekülü teşkil eder. DNA inşa edilecek binanın hem malzemelerinin nasıl imal edileceği, nerelerde ne kadar kullanılacağı hem de binanın tamamının nasıl görüneceği ve nasıl hizmet vereceği gibi bütün teknik ayrıntılara sahiptir.

İnsanın anne karnındaki ve doğumundan sonraki gelişmelerinin hepsi önceden belirlenmiş bu program çerçevesinde düzenlenir. İnsanın gelişimindeki bu kusursuz düzenleme Kuran'da şöyle ifade edilmektedir:


İnsan, 'kendi başına ve sorumsuz' bırakılacağını mı sanıyor? Kendisi, akıtılan meniden bir damla su değil miydi? Sonra bir alak (embriyo) oldu, derken (Allah, onu) yarattı ve bir 'düzen içinde biçim verdi.' (Kıyamet Suresi, 36-38)


Daha anne karnında yeni döllenmiş bir yumurta hücresi halinde iken, insanın ileride sahip olacağı bütün özelliklerini Allah belirlemiş ve "bir düzen içinde" DNA'sına yerleştirmiştir. Sahip olacağı göz rengi, kan grubu, yüz şekli, kemik yapısı gibi bütün özellikler dokuz ay öncesinden, yani daha tek bir hücre halindeyken kodlanmış bir planla bellidir.


Yukarıdaki şemada anneye ait yumurta hücresi ile babadan gelen sperm hücrelerinin gelişim aşamaları görülmektedir. Ayrıca resimde sperm ve yumurtanın taşıdıkları, genetik bilgi paketleri olan kromozomların aktarımları da gösterilmektedir.


Anne ve babadan gelen kromozomlar, insanın ileride sahip olacağı bütün özellikleri belirler. Daha anne karnında yeni döllenmiş bir yumurta hücresi halinde iken, kişinin sahip olacağı göz rengi, kan grubu, yüz şekli, kemik yapısı gibi bütün özellikler belirlidir.

Yumurta hücresi ilk döllendiği andan itibaren, büyüyen embriyo hücrelerini insan görünümüne sokan tüm biyokimyasal, fiziksel gelişmelerle ilgili olayların her biri DNA'daki projenin denetimi altında gerçekleşir. Prof. Phillip E. Johnson bu sistemdeki kusursuzluktan şöyle bahsetmektedir:

Döllenmiş yumurtadaki talimatlar, embriyonik gelişimi başlangıcından itibaren kontrol eder ve belli bir sonuca ulaşmasını sağlar. Bu "eksiksiz talimatlar kümesi" fizik ve kimyanın maddi işlemlerini kullanır, ama o işlemler tarafından üretilmiş değildir. Aynı şekilde, bir bilgisayardaki yazılım da bir kelime işletim dokümanı oluşturmak için doğal işlemleri kullanır, ama yazılımın akıllı bir fail tarafından yazılması gerekir. . Phillip E. Johnson, Evrim Duruşması, Gelenek Yayıncılık, İstanbul, Aralık 2003, çev: Orhan Düz, s. 111

Üstelik bir insanın inşa planı, malzemelerin üretimini, malzemelerin üretileceği tesislerin yapımını, enerji santrallerinin kurulmasını da kapsamaktadır. Dolayısıyla insan vücudundaki bu planın eş değeri bir benzetme yapmak gerçekte mümkün değildir. Çünkü hangi örnek üzerinden düşünürsek düşünelim, yine de hücredeki komplekslik yanında yetersiz kalacaktır. Gerald L. Schroeder bu kompleksliğin ayrıntılarında gizli olan olağanüstülüğe şöyle dikkat çekmektedir:
Hayatın oluşumunun hayranlık veren güzelliği ayrıntılarda gizlidir. İnsan bütün bu detayları görmezden geldiği zaman, sütün doğal olarak konteynırlardan geldiğini düşünebilir ve bunun, çimenler üzerinde parıldayan Güneş'le başlayan bir sürecin ürünü olduğunu hiç hesaba katmayabilir.

Hamilelikteki aşamaların her biri, kompleks bir düzenliliğe sahip, bu süreç içerisine inşa edilmiş aklın ipuçlarıdır. Gerald L. Schroeder, The Hidden Face of God, Free Press, New York, 2001, ss. 79-80

Hücrenin yapı taşlarını oluşturan cansız, şuursuz atomların plan yapması, proje belirlemesi, şifre yazması, şifre çözmesi, çok aşamalı tedbirler alması, bilginin korunması için sistem kurması ve bunun gibi diğer pek çok şeyi yapması mümkün değildir. Materyalist ve Darwinist dogmalardan bağımsız düşünebilen herkes, böylesine bir düzenin kendi kendine oluşamayacağını, aksine çok üstün bir aklın -Yüce Rabbimiz'in- eseri olduğunu takdir edecektir. Allah'ın dilemesiyle cansız topraktaki elementler, canlı bir insan inşa etmek üzere biraraya gelmekte ve kusursuz bir koordinasyonla kendilerine verilen görevi yerine getirmektedir. Kuran'da Allah şöyle bildirmektedir:

Ki O, yarattığı herşeyi en güzel yapan ve insanı yaratmaya bir çamurdan başlayandır. (Secde Suresi, 7)



Bir yumurtanın spermle döllenmesi, yeni bir insan hayatının ilk başlangıcıdır. Birleşime katılan binlerce genin her birinin çok özel işlevleri vardır. Bunlar yeni doğacak bebeğin saç ve göz rengini, yüzünün biçimini, iskelet çatısındaki, iç organlardaki, beyin, sinirler ve kaslardaki sayısız ayrıntıyı belirleyen genlerdir.